14 Mart 2010 Pazar

Public Art

Peyzaj ve Sanat dersi için sunum hazırlarken çok güzel public art örneklerine denk geldim. Bazılarını paylaşmak istedim burada.

CLOUD GATE

Anish Kapoor isimli sanatçı tarafından yapılan bu eserde, sıvı civanın görünüşünden esinlenilmiş.
10*20*13m ebatlarındaki kütle aşağı yukarı 100 ton! ağırlığında bir canavar.
Yansıtıcı yüzeyi ile şehir silüetini sunan eser, lunaparklardaki aynalarla oyun yapan eğlenceleri anımsatıyor. Paslanmaz çelikten yapılmış. Bizim mahallede bir tane olsaydı keşki. Lakin tamamlanması 23 milyon $ tutmuş. Bu tutar da sadece bağışlarla karşılanmış.


DOUBLE TAKE

Double Take, Public Art Fund isimli 30yıldır New York'da kamuya açık alanlarda sergiler, projeler yapan yaratıcı bir oluşumun . Double Take'de şu sıralar Brooklyn MetroTech Center'da 6 artistin projelerini sergiledikleri isim. Sergi kendi ifadesiyle basit, sıradan ve rahat olanı aşmaya kararlı meraka, garipliğe ve gizemli olana övgü. Gerçekten ilginç şeyler var. Sergi 11 Kasım'da başlamış, 10 Eylülde bitecek, neredeyse 1 sene..

Bu Johannes VanDerBeek'in Pilgrim Ghost'u

Bu da "Lamppost" ,Matt Irie ve Dominick Talvacchio isimli iki sanatçı.

PUPPY


Puppy içi tahtadan ve çelikten, dışıysa binlerce çiçekten oluşmuş küçük bir köpek. 12,4 metre boyunda ve içinden üzerindeki çiçekleri sulaması için su kanalları geçiyor. Bu sevimli kuçu 1992 yılında bir sergi için Jeff Koons tarafından yaratılıyor ve o günden bugüne çeşitli yerleri dolaşmakta. Başından geçen en ilginç olaysa, 1997 yılında Bilbao'daki Guggenheim müzesinde segilenirken patlak veriyor. ETA üyeleri içlerini bombayla doldurdukları çiçek saksılarını kuçunun yanına koymaya çalışırken engelleniyorlar. Onların eylemlerini önleyen Basklı polis memuru Jose Maria Aguirre vurularak hayatını kaybediyor. Daha sonra da eserin durduğu meydana Aguirre'nin ismini veriyorlar. Ne kadar sevimli gözükse de geçmişine kan bulaşmış kuçunun, üzücü.

NEW YORK'UN ŞELALELERİ

New York'da köprülerin bacaklarına yapay şelaleler yapmışlar. Veri nays.

THE URBAN RIVER

Hollanda'nın Drachten kentinde bir zamanlar bir nehir akarmış. Sonra o bir sebeple kurumuş. Bugün nehrin üzerinden kocaman binalar yükseliyorlarmış. Ne yapsak da bu nehri yeniden canlandırsak demişler ve Henk Hofstra çıkagelmiş yardımlarına. "Yahu bundan kolay ne var, 2 kova boya verin bana" demiş. Yanına aldığı Emirdağlı 5 yağız delikanlının eline de birer fırça vermiş, ucuza kapatmış bu işi.


Proje için toplam 4000 litre boya harcanmış ve sadece 75.000 Euro'ya malolmuş. Nehrin ortasında da 8 metrelik harflerle " Water is Life yazmakta.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder